Eğitim camiasının ve takip edenlerin bildiği üzere 4+4+4 Eğitim Sistemi hazmedilemeden köklü değişiklikler içeren yeni MEB Yasa Tasarısı, komisyondan geçti. Birtakım yerinde maddeler olsa da tehlikeli ve adaletsizlik doğuracak maddeler de mevcut. Örneğin aday öğretmenler için ön görülen süreç, dört yılını dolduran yöneticilerin gerekçe gösterilmeksizin görevden alınması ve tabii ki belli bir süre dershanede çalışanlara sınavsız bir şekilde kamuda kadroverilmesi bunların başında geliyor...
Aday öğretmenler önce KPSS'yi geçecek, sonra bir yıl fiilen başarılı bir şekilde çalışırsa yapılacak yazılı ve sözlüye girmeye hak kazanacak ve bunları da geçenler öğretmen olarak atanacak! ;) Normal bir ülkede bunlar normal süreçler olarak karşılanabilir. Ancak sadece öğretmenlerin yaptığı sözlülerde adalet olduğuna inanılan bir ülkede bir işin akıbetini sözlünün belirleyecek olması sakıncalı bir durum bence... ;)
Şu anda MEB'de yönetici olmak için öncelikle yapılan sınavda başarılı olmak gerekiyor. Sonra eğitim, ödül ve cezalar hesaba katılıyor. En sonda mülakat devreye giriyor. Her ne kadar mülakat insanı kortkutsa da yine de fena bir sistem değil! Ancak yeni MEB Yasa Tasarısı ile birlikte daha önce sınav kazanarak atanan yöneticilerden dört yılını dolduranların gerekçe gösterilmeksizin görevden alınması ve bundan sonra yapılacak atamaların da İl Müdürü'nün inhasıyla Valitarafından yapılması planlanıyor. Ancak kimin nerede ne şekilde görev alacağı muallakta! Belki de sınav yapılmayacak; yetenek, eğitim, kariyer, liyakat bir şey ifade etmeyecek. Yine müdür yardımcıları da müdür tarafından belirlenecek. Yani müdür yardımcıları müdürün dediğinden çıkamayacak! ;)
Dershanelerin kapatılmasıyla mağdur olacak dershane öğretmenlerinden belli bir süre çalışanlara da bir mülakatla sınavsız kadro verilecek. Hâli hazırda yüz binlerce gencecik KPSS mağduru öğretmen varken sınava bile gerek görülmeden birilerinin atanacak olması büyük bir adaletsizlik... Gerek öğretmen, gerek yönetici olarak bütün o zorlu süreçleri geçmiş biriyim. Ve bir şeylerin bu kadar baside indirgenmesi beni rahatsız etse de ben asıl gelecekleri çalınanlara üzülüyorum! :(
Bütün bunları ve daha fazlasını protesto etmek amacıyla iki büyük sendika bugün grevdeydi. Düne kadar KPSS'ye karşı olan biz öğretmen ve öğretmen adayları KPSS'ye bile razı olduk. Çünkü tasarı eğitimi, kariyeri ve liyakatı devre dışı bırakarak eğitimi siyasallaştırıyor. Oysa greve katılanlar da katılmayanlar da eğitimin siyasallaşmasına karşı! Umarım greve katılan öğretmen ve yöneticileirn sesini birileri duymuştur. Bu bir temenni sadece. Nitekim daha grev bitmeden yeni bir haber yayıldı...
Öğretmenlere rotasyon muhabbeti fısıltı gazetelerinin vazgeçilmez haberiydi nicedir. Bugün bazı sitelerde yer alan haberlere göre ise konunun bakanlık koridorlarında ciddi ciddi konuşulduğu belirtiliyor. Hatta "MEB Yasa Tasarısı"nda da var olduğu ama yaklaşan seçim nedeniyle çıkarıldığı söyleniyor. Ancak seçimden sonra bakanlığın ilk icraatı bu olacakmış... "Mış mış da muş muş..." deyip önemsememeyi ne çok isterdim! ;) Ancak heyhat! Çünkü bir süredir "Kedidir kedi!" diyerek önemsemediğimiz tıkırtılar kocaman gümbürtüler olarak karşımıza bütün gerçekliğiyle çıkıyor. O yüzden bir türlü boş veremiyor insan... ;)
İşin aslı Doğu illerimizde bir öğretmen sorunu var. Çözüm bekliyor. Ancak MEB'in bulduğu çözüm(süzlük)lerin yanı sıra bir de öğretmenlerden gelen çılgın öneriler var! ;) Bazı arkadaşlar diyor ki "Başarısızlar kovulsun!" İyi hoş da... Ölçütleri kim belirleyecek? Bu MEB mi? ;) Yine bazı arkadaşalar, "Atamalar kütüğe göre yapılsın!" diyor. ;) Bu çağda böyle ırkçı bir yol izleyeceksek, soluğu Moğolistan'da alırız... ;) İşin şakası bir yana böyle bir uygulama toplum içine nifak sokmaktan, bölücülük yapmaktan başka bir işe yaramaz!
Bütün bunlar bir yana rotasyon gelirse, batıdaki öğretmenlerin hepsinin doğuya gideceğini sananlar yanılıyor. Nitekim batıdaki öğretmenlerin çoğunun yaşı büyük. İyi kötü hayatlarını kurmuş, çocuklarına iyi kötü bir gelecek hazırlamışlar. Daha önce doğuda zaten görev yapmış bu insanlar, doğuya gitmektense emekli olur... Aylık almayı bekler! ;) Sonuç olarak hem doğu hem batı boş kalır! ;)
Doğudaki öğretmen ihtiyacının tek bir çözümü var. Doğuda çalışan memura pozitif ayrımcılık! Öğretmenler ve diğer memurlar hizmet puanına orantılı maaş alsın. Tabii öncelikle hizmet puanları yeniden düzenlenmeli... O zaman doğuda ihtiyaç kalmaz! ;)
Ancak devletler, ekonomik düşündüğü için... Her tür kamu işini de en ucuza mâl etmeye çalışır. İşin doğrusu şu ki özel okul sevdası falan da oradan geliyor... Özel okullaşma oranı artırılarak devletin yükü hafifletilecek, güya! ;) Fakat unutulan şu ki, eğitimi ucuza getirmek milletlere pahalıya patlar! ;)